DENEMELER

, Samantha Harvey'in "Yörüngede" adlı romanından astronotların Dünya'ya bakış açılarına dair bir örnek verebilirim: Astronotlardan biri olan Nell, Dünya'yı uzay boşluğundan ilk kez gördüğünde yaşadığı deneyimi şöyle ifade ediyor: > "...Ona yukarıdan bakmak, onu bir harita gibi değil, yaşayan bir şey gibi görmekti. Mavi ve beyaz girdaplarla kaplı, kendi atmosferinin incecik, kırılgan bir zarının içinde asılı duran bir küre. O kadar güzel ve o kadar yalnız görünüyordu ki, birden onun için bir tür tarifsiz bir sevgi hissettim. Bütün o karmaşası, savaşları, sevinçleri ve acılarıyla birlikte, işte oradaydı. Ve biz, o küçük uzay gemisinin içinde, o muazzam boşlukta ona tutunmuş, onun bir parçasıydık. O an, kendimi hem inanılmaz derecede küçük hem de inanılmaz derecede bağlı hissettim." >  Bu alıntı, yörüngedeki astronotların Dünya'ya olan bakış açısının nasıl değiştiğini gösteriyor. Gündelik hayatta içindeyken fark etmediğimiz gezegenin bütünlüğünü, ...

                    İHTİYARLIK     Şükür! Geldim bu yaşa! Bu ihtiyarlıkta—şimdilik idare eder – başkalarına sıkıntı vermek benim için en büyük sıkıntı. Genç iken çok koşarmışım, katır kadar kuvvetliymişim, dağları aşarmışım Tamam da o zaman da bunları kabul ediyordum. İhtiyarlıkta bunların gideceğini, güçsüz kalacağımı da biliyordum. Ve buna üzülmüyorum, çünkü gençliğin verdiği arzuların esiri olmaktan kurtuldum. İhtiyarlıkta yeni şeyler öğrendim: Yazmayı. Bu işe yıllardır hasret kalmışım gibi sarıldım. İhtiyarlığımda bazı ihtiyarların yaptığı gibi hep eski yaşadıklarını anlatmamaya dikkat ediyorum. Gelecek senaryoları kurguluyorum. Bunu yapmak hoşuma gidiyor. Şimdiye kadar başımda olan aklımın başka yerlere gitmesini istemiyorum eğer giderse yolumu şaşırabilirim… Çalışmak ve üretmek istiyorum. Bir tarlam olsaydı eker biçerdim, ama yok. En fazla istediğim şey ise ülkeyi ya da dünyayı dolaşmak. Allah emir buyurmadan ...

Bir Türkiye Alegorisi: Bu toprağın alegorisi önem arzeder. Toplumun merkezinde olan fakir bir aile, içinde yaşadıkları yokluğun pençesinden kurtulmak için çabalar. Baba, ailesinin parçalanmasını engellemek için çalışır- didinir, aileyi ayakta tutar, bir ressam gibi yaşamın sınırlarını çizer. Aslında herkesin  küçük cenneti ailesidir. Çocuklar ile de güzelleşir. Aile önemli yani!!!

Siyah bir tuğlaya benzeyen gecenin sabahında pencereye vuran yağmurun sesi ile uyandım bir süre sonra rüzgar durdu yağmur çiselemeye devam etti arka odanın balkon kapısını açtım burnuma bir güzel koku geldi koklaya koklaya onu yeşil tepeleri seyrediyorum